Tomografi Röntgen Çektirmek Zararlı Mıdır ? Nasıl Korunuruz?

“Bilgisayarlı Tomografi cihazları ilk çıktığında çok hasta olanlar için veya en zor vakalarda kullanılıyordu. Bu teknoloji yalnızca en gelişmiş ve büyük tıp merkezlerinde bulunuyordu. Ancak son yirmi senede BT taramaları neredeyse patladı. Bütün tıbbi görüntüleme cihazlarıyla alınan toplam radyasyon 6 katına çıktı. Bu ölçüde artan radyasyona maruz kalma durumuyla birlikte yeni tip önlenebilir kanserlerin sayısında artış oldu.

Tek bir görüntü alan röntgen (x-ray) cihazından farklı olarak BT cihazları bir seri X-ray görüntüsü, güçlü bir bilgisayar tarafından organize edilerek vücudun bölümlerinin 3 boyutlu kontrastlı görüntüleri alınıyor. Tek bir BT taramasıyla maruz kaldığınız radyasyon ve kanser riskinin artması birçok kez röntgen çektirmeye bedel. Radyasyona maruziyet o kadar fazla ki aslında normal yollarla maruz kaldığınızın 10 katı.

British Medical Journal’da 2013 yılında yayınlanan bir çalışmada araştırmacılar yaklaşık 11 milyon kişiyi 1980’lerden, doğumlarından itibaren izlemişler. Bu grup içinde araştırmacılar en az bir kez BT taraması yaptıran 680.000 kişi tespit etmişler.

Çalışmayı yürütenler ne kadar fazla BT taraması yapılırsa kanser riskinin o kadar arttığını bulmuşlar. Artan kanser riski birkaç güne geçmiyor. Araştırmacılar %35 kanser riskinin BT’den sonra ilk 4 sene devam ettiğini, 5-9 sene sonrasında %25’e düştüğünü ve radyasyona maruziyetten 10-14 sene sonrasında da %14’e gerilediğini belirlemişler.

Son olarak kanser riskini %35 civarında arttırdığına dair söylemler var..

Kendimizi BT taramalarının zararlı etkilerinden nasıl koruruz?

Neyse ki BT taramalarının zararlarını azaltacak yollar var. Tabii en mantıklı olanı kaygılarınızı doktorunuzla konuşarak radyasyona maruz bırakmayacak başka bir teşhis yöntemine baş vurulmasını sağlamak.

Belirli bir süre önceden alınmaya başlanırsa bazı besin maddeleri radyasyondan koruyabiliyor. Örneğin limon balsamı ekstraktı, iyonize radyasyonun çıkardığı tehlikeli reaktif kimyasalların oluşmasını önlüyor. Öte yandan gingko biloba ekstraktı DNA’yı kansere yol açacak hasardan koruyor. Üçüncü bir besin olarak spirulina iyonize radyasyonun zararlı etkilerini, hayati kan hücrelerini üretmesi için kemik iliğini destekleyerek azaltıyor.

Eğer BT taramasına girecekseniz veya başka bir güçlü radyasyon kaynağına maruz kalacaksanız bu üç koruyucu maddeyi kullanmaya başlayın. Bu destekleri taramadan önce 5 gün boyunca günde 1-3 kez, taramadan sonra da aynı şekilde 5 gün kullanın.

Bunların yanısıra beslenmenizde bol miktarda blueberry (yaban mersini) veya blueberry ekstraktı olmasına özen gösterin. Blueberrynin pek çok sağlık yararı var, en önemlilerinden biri de DNA onarımını desteklemek ve hızlandırmak.

Sonuç olarak, bilgisizlikten kendinizi olumsuz bir istatistik haline getirmeyin. Doğal detoks yöntemlerini, bağışıklık sisteminin nasıl güçlendirileceğini ve vücudunuzdaki kanser hücrelerini zararlı ilaçlar veya riskli operasyonlar olmadan nasıl güvenle uzaklaştıracağınızı öğrenin.”

Yukarıda BT’den mümkünse kaçınmak gerektiği ama zorunluluk varsa da nasıl hazırlanılacağı anlatılmış. Planlı durumlar neyse de çoğunlukla acil durumlarda oluyor. Sonrasında da zararı en azından bir ölçüde bertaraf etmenin yollarını ararken Canan hocamızın tavsiyeleri oldu. Tiroidi için zaten kullandığı iyot takviyesini (Iodoral)1’den ikiye çıkarmasını, her gün mutlaka ev yapımı turşu suyu içmesini ve bol bol yoğurt yemesini söyledi. Bunları yapıyor ayrıca kaya tuzu lambamızı sürekli yakıyoruz.

Özet çeviri: Nurçin Çağlar